İşe Nerden Başlamalı ? Yeni Mezun Ziraat Mühendisi

Arada söylemeyi unuttuğum şey bu domates serası bu şekilde hazır istenirse ve ürünün alım garantisi de işin için girerse maliyeti yukarıdaki gibi. Fakat aynı üretim kişinin kendi imkanlarını kullanarak bu dekar maliyetinin 1/5 ine kadar düşebilir. Yukarıdaki rakamın 1/3 kadar bir dekar maliyeti epey teknolojik sağlam bir sera anlamına gelir. Ama bu durumda ürünü kime kaça satacağınızı artık araştırma gereği ortaya çıkar.

Önümüz yaz. Diyelim ki elde bir arazi var. İklimine göre bir çeşit bu bahçe 
işlenip ekilir. Ağaç değil yıllık bir ürün. Sebzelerden bir şey. Organik sıvı gübrelerle desteklenir. Bir ürün alınır ve hale satılır. Çiftciliğe ilk adım atılır. Bir sürü aksilik yaşanır. Ne kadar zor işmiş denir. Fakat üretilen o ürün hale satıldığında daha önce bu işi yapmamış kişinin koltukları kabarır. Hevesi çok artar. Bir çok işten karlıdır. Sağlıklıdır.

Tarla çiftçilerinden ağlayan çoktur. Arpa, buğday, pancar vs. Satılacak yerler bellidir. Fiyatı hesaplayan zaten bu çiftcinin bunu kaça üretebileceğini hesaplayıp biraz üstünü verir. Yani ofis. Yani devlet. Fındık dünyada bir bizde var. Çok pahalı bir ürün ama üreticisi hep ağlar. Çünkü devlet gelip alacak. Herkes malını satmaya uğraşırken onlar ağacında satılmış malı yetiştirecek. Bu sağlam bir garanti. Haliyle devlette bu fındığın üretim maliyetini hesaplayıp ona göre bir fiyat belirliyor. Malın alım garantisinin bir bedeli var. Ya kuruluş pahalı ya da tatmin etmese de razı olman gereken bir fiyat. Garantiyi satın alan bunlara katlanacak.

Pazarını kendin bulmak zorundaysan yüksek kazançlarında seni bulma ihtimali vardır. Ben ağlayan bir meyve bahçesi sahibi hiç görmedim. Kimse çılgınlar gibi kazandık demez fakat halinden bellidir. Ağlayanlar hep sırtını hazır alıcıya dayayanlardır. Gazipaşanın çilekçileri gülüyor mesela. Çileği yurtdışına satabiliyorlar. Sistemlerini bilmiyorum. O çiftçilerin hiçbiri ihracaat uzmanı değil ama böyle bir sistem kurabilmişler. Yakın zamanda bir Gazipaşaya gideceğim.

Ben emek yoğun bir iş yaparım yıllardır. Biraz kazandıysam eğer bu işten emek kısmını bilgi kısmına dökebildiğim içindir. Elektronik işi yaparım. Bir örnek vereyim. Bir binanın kamera sistemini kurarsan 3 -4 kişi 2 - 3 gün bedenen çalışır bir para kazanılır. Ya da bir tezgahta kimsenin tamirini bakımını yapamadığı bir cihazı tamir edersin, bir kişi çalışır gene bir para kazanılır, tezgah başında ama kafa yoğun beden değil, gene bir para kazanılır. İşte elektronik işi ya elit tamir bakımdan ya da alım satımdan kazandırır. Emek yoğun kısmı adamı bezdirir.

Tarımda da bilek gücü ve yağmur beklentisi ile dekarlerce arazide iş yaparak çalışmak değil daha küçük alanlarda özel çeşitler ve özel yöntemlerle daha çok kazandırır.

Şimdilik bu kadar.

Saygılar....
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder